Katip Çelebi'nin rivayetine göre Şeyh Şazeli, 1258'de hacca giderken yolda müridi Şeyh Ahmed ile sohbet...
Ne sen bâkî ne ben bâkî!
Tarih: 2017-03-19 / Görüntülenme: 10584
Kanunî Sultan Süleyman AbdülBâkî gibi bir kabiliyeti bulup çıkarıp itibar eylemesini, padişahlığının çok haz duyduğu birkaç olayından biri olarak gördüğünü söylemiştir.
Yazdığı her nazireden sonra da şaire sık sık lütuf ve ihsanlarda bulunuyordu.
Nitekim Şair Nev’i bu duruma işaretle bir şiirinde şöyle demiştir:
Bâkî’yi Sultan Süleyman etti Selman-ı zaman
Bâkî neşeli, zarif, hoş-sohbet, nükteci, şakacı, bir şahsiyete sahipti. Nerede olursa olsun doğruyu söylemekten çekinmez biriydi. Bu itibarla bazen kırıcı olabiliyordu. Nitekim bir defasında Kanunî Sultan Süleyman da kendisine kırılmış ve onu Bursa’ya sürmüştü. Padişah bu kıymetli şaire haber gönderirken maksadını da şairce bildirmişti.
Bâkî bed Bursa’ya red
Nefy-i ebed
Azm-i bülend
Açıklaması: Huyu kötü olan Bâkî’yi Bursa’ya sürdüm. Orada devamlı kalsın. Yüksek kararım budur.
Fakat padişahın bu hükümdarca ifadeleri şiirin sultanına çarpmıştı. Bâkî bu ağır ifadelere karşı derhal şu dörtlükle mukâbelede bulundu:
N’ola kim nefy-i ebed azm-i bülend oldunsa ey Bâkî
Bilesin ki cihân mülkü değil Süleymân’a bâkî
Şahâ! Azminde isbât-ı tehevvür eyledin ammâ
Buna çarh-ı felek derler, ne sen bâkî ne ben bâkî
Açıklaması:
“Şâir öncelikle kendine hitâben nasîhat ve tesellî makâmında şöyle demektedir: Üzme kendini ey Bâkî! Padişahın yüksek kararı senin Âsitâne’den, Cihan hakanının yanından uzaklaştırılman yönünde olsa ne olur ki…
Zira açıkca biliyorsun ki bu dünya Hazret-i Süleyman aleyhisselama bile kalmadı. (Bu Süleymân’a mı kalacak? Bu isim benzerliği hatırlanmasa da muhatabın doğrudan padişah olacağı açıktır).
Ey Padişahım! Kararınızda -sıklıkla vâkî olduğu üzere- celâliniz, gazabınız pek sarih biçimde görülüyor amma! Unutmayın ki bu dünya geçicidir, bana kalmadığı gibi, size de kalmaz.
” Şairler Sultanı Bâkî’ nin fermanı tebellüğ ettiği anda irticâlen söylediği bu dört mısra birisi tarafından not edilip padişaha takdim edildiğinde; ferman geri alınmış ve Bâkî çok sevdiği padişahından ve ilim çevresinden ayrı düşmemiştir.
www.ahmetsimsirgil.com
YORUM YAZ
Son Eklenen Yazılar
Osmanlı Devletinin kurucusu Osmangazi'nin babası Kayı Aşireti lideri Ertuğrul Gazi'nin türbesinde kurşun izleri günüm...
Üç asırlık Saliha Sultan Çeşmesi’de suyuna kavuştu. Fatih Belediyesi, Ergün Turan liderliğinde her geçen gün bir...
Mimar Turgut Cansever’in güzel bir sözü var: “Şehri imâr ederken nesli ihyâ etmeyi ihmal ederseniz, ihmâl ettiğiniz n...
Yıldırım Bâyezid Han, Dördüncü Osmanlı Sultanıdır. Murad-ı Hüdavendigar’ın oğlu ve Çelebi Sultan Mehmed’in baba...
Bir coğrafyada medeniyet ancak genç neslin onu tanıyıp sahiplenmesi ve koruması ile varlığını sürdürebilir. Mâzinin m...
