Youtube Video

Kazan'ın Mazlum Melikesi Süyüm Bike

Kazan'ın Mazlum Melikesi Süyüm Bike

Tarih:2014-06-07 / Hit:4355

Bilirsiniz turist rehberleri hadiseye romantizm katmaya bayılırlar, milletin ilgisi oradadır zira. Güya efendim Korkunç İvan, Kazan'ı ele geçirir ama gönlünü de şehrin güzel ecesine (Süyüm Bike'ye) kaptırır bu arada. Başlar mı “benimle evlen seni Çariçe yapayım” diye bastırmaya... Süyüm Bike çaresizdir, ipe un serip vakit kazanmaya bakar. “Tamam evlenirim ama” der “bir hafta içinde yedi katlı bir kule yaptırırsan!”

Bir haftada yedi kat ha!.. Haydaaa!

İvan ustaları, ölümle tehdit edince zavallılar yemez içmez çalışır ucu ucuna yetiştirir paçayı kurtarırlar. Süyüm Bike de kucağında oğluyla yedinci kata çıkar ve “senin gibi kalleşe eş olacağıma “ der, atlar aşağıya.

Bu hikayenin turistik versiyonu... Duy da inanma! Gelelim hadisenin aslına...

Bir kere Tatarca'da Bike'nin (hanım, begüm) manasına geldiğini söylememiz lazım, Aybike Nurbike gibi mesela.

Süyüm Bike, Nogay beylerinden Yusuf Mirza'nın kızıdır. Zariftir, şefkatlidir, dindardır, sonra...

Kazan Hanı Can Ali, talip olduğunda 15'indedir daha.

Tatarlar bolluk bereket içindedirler o yıllarda. Toprakları münbit, başaklar dolgundur. Kar kalktı mı araziyi allı sarılı çiçekler basar, kovanlar balla dolar.

İdil, Kama nehirlerine ağ salar, uçana kaçana ok atarlar. Nerede kürk taciri varsa Kazan panayırına koşar.

Hasılı Kazanlılar kazanmaktan yorulur, ticareti bırakıp siyasete soyunurlar. Parasıyla değil mi yerli yersiz konuşur, devlet işlerine karışırlar. Türk'ün töresinde kağana itaat vardır oysa.

Bir zamanlar Moskova'daki taht kavgalarına yön veren Kazan Hanları güçten düşer, kendi tebasına laf anlatamaz olurlar.

Hasılı Can Ali devri sıkıntılı geçer, muhalifler ayaklanıp Hanı öldürür, Süyüm Bike kalır mı bir başına.

Yeni Han Safa Giray genç ama dirayetlidir milleti derler toplar. Diğer hanlarla birlikte hareket eder, Çar'ın oyunlarını bozar. Ruslar zaman zaman gelip şehri kuşatsalar da dikiş tutturamazlar. Safa Giray “en iyi müdafaa hücumdur” düsturundan hareketle Moskova üzerine sefer açar. Hayli esir alır, hesapsız ganimet toplar.

Halk yakıştırınca

Hanın hanımı ölünce Kazanlılar Süyüm Bike'yi yakıştırırlar ona.

Safa Giray 24'ündedir henüz, Süyüm Bike ise 17'sindedir daha. Uzatmayalım, evlenir, barklanır imrenilen bir yuva kurarlar.

Gelgelelim hainler Moskofla dirsek temasında bulunur, kumpas kurarlar hana. Safâ Giray işbirlikçilere acımaz, tuttuğunu kadıya yollar. Muhalifler de kaçar gider Çar'ın kanatları altına sokulurlar. Düşünebiliyor musunuz İvan Grozni bunlardan birlikler düzenler, Kazan üzerine yollar (1546). Rusları biçip geçen Safâ Giray, soydaşlarına kıyamaz, Kazan'ı onlara bırakır, çekilir kabuğuna. Lâkin bakar şirin şehir Rusların eline geçecek, ansızın gelip Kazan'ı geri alır, uğruların oyunlarını bozar.

Bu arada nur topu gibi bir oğulları olur (1547) adını Ödemiş Giray koyarlar.

Safa Giray vefat edince (1549) eşraf toplanır, henüz emekleyen Ödemiş Giray'ı Han yapar. Vasi olarak da Süyüm Bike'yi oturturlar koltuğa.

Her ne kadar efsanelerimizde attığını vuran vurduğunu yıkan prenseslerden bahs açılsa da, milletini zaferden zafere koşturan bir kadın duymadım daha. Aksine düşmanlar sevinir, el ovuştururlar.

Süyüm Bike ne kadar tecrübelidir bilmiyoruz ama ateşten gömleği giydiğinde 20'sindedir anca. Yıllardır Kazan'ı alamayan İvan Grozni'yi ümitlenmiş Tatarların iç işlerine karışmaya başlamıştır açıkça. Çar, genç Melike'yi Rus yanlılarından biriyle evlenmeye zorlar.

Başka bir adamla evlenmek ha? Hem Safa Giray gibi bir yiğitten sonra?

Asla! Bülbülü altın kafese koymuşlar…

Rus ordusu Ağustos 1552'de Kazan'a ulaşır, şehri sarar. Yapançca Bey, Sunak Mirza ve Eyyüb Bey Ruslar'ı sahraya çekip hırpalar. Düşman iki ateş arasında kalır, zor anlar yaşar. Tam çekilmeyi düşünüyorlardır ki Mr. Butler'in lağımcıları surları uçurmayı başarırlar. Ruslar şamata ile şehre doluşurlar.

Kazanlılar hem sayıca az, hem yorgundurlar. Buna rağmen iç kaleye çekilir, ölümüne vuruşurlar.

İyi de kes kes nereye kadar? Nitekim beklenen olur, direniş sönmeye yüz tutar. Korkunç İvan “Süyüm Bike ve Kırımlı mücahitleri Moskova'ya yollarsanız “çekilirim” der, “şehre de dokunmam ayrıca!”

Ecelden kaçılır mı, Ece'ye kıyılır mı?

Ama bazı beyler teklifi “mâkul” bulurlar

Süyüm Bike, sırf katliam yaşanmasın diye boyun eğer karara.

Gider Han Camiinde (Ki süyüm Bike kulesi de onun minaresidir aslında) iki rekat namaz kılar. Sonra Safa Giray'ın kabrinin yanına çöker başından geçenleri bir bir anlatır Rahmetli kocasına. Etrafındakiler de duygulanır, birlikte ağlaşırlar.

Sonra dostalarıyla helalleşir, tacını yere koyar. Eğilip bükülmeden iskeleye yürür ve aslanlar gibi Rus teknesine çıkar.

ASLI SEKİZ MİNARELİYDİ...
Seyyid Kul-Şerif bir müderristir, emrindeki hafızlar, danişmendler, mollalarla kök söktürür Korkunç İvan'a. Çarın ilk işi Kul-Şerif'in 8 minareli camisini yıktırmak olur. Kul-Şerif Camisi 2005 yılında Türkler tarafından inşa edilerek tekrar ibadete açılır.

ELVEDA KAZAN

Tayfalar halatları çözer, demir alırlar, yelkenler yel ile dolar. Ahali mazlum melikesine el sallarken Bilge Bikelerinin hüzünlü sesi çınlar kulaklarında: “Eyyy Kazan! Ey, kanlı, kaygulu şehir! Başından tacın düştü, şimdi dul kadın gibisin, şanın mazide kaldı. Hani senin bayramların seyranların? Nerede beylerin, yumuk elli çocukların? Nerede genç kadınlar, güzel kızlar, nerede o şen kahkahalar? Bal akan ırmakların, serin pınarların geride kaldı. Korkarım bundan böyle kan ve gözyaşı akar.

Ve ellerini açarak haykırır: Ya Rabbi. azgın düşmanı ve hassaten İvan'ı kahr-ı perişan eyle!.. Memleketin başına bu gaileyi açanları sana havale ediyorum, Lâ havle velâ kuvvete illâ…!”

Peki Ruslar sözlerinde durur mu?

Nerdeee? Daha gemi kaybolmadan silahlarını sıyırır, katliama koyulurlar. Güzelim camileri yakar, yumulurlar yağmaya.

İşbirlikçiler kullanıldıklarını anlarlar ama... Meğer ki geçmiş ola...

Kazan'ın biçare Melikesini taşıyan gemi Moskova'ya ulaşır. Doğrusunu söylemek gerekirse Korkunç İvan, Süyüm Bike'yi ihtiramla karşılar. Lâkin düşman düşmandır, zerre kadar güvenmez ona. Nitekim Çar Ödemiş Giray'ı vaftiz ettirir, adını Aleksandr koyar. Onu yetiştirip Kazan'ın başına sardıracaktır aklı sıra.

Korkunç İvan her biri çok sanatlı 536 camiden, 418'ünü yıktırır, taşları sütunları kilise inşaatlarında kullanır.

Süyüm Bike bunları görmektense ölmeye razıdır. Duaları kabul olmalı ki genç yaşta (26) gözlerini yumar. Oğulcağızı da vefat eder, İvan'a alet olmaz.

Yıllar sonra Süyüm Bike'nin evrak-ı metrukesi açılır. Hanbikemizin kaleminden kan damlamaktadır adeta: “Vatan sevgisini, vatanını kaybeden bilir; gönül derdini yarinden ayrılanın bildiği gibi... Çok acı yaşadım ama hiç biri beni Kazan gibi yakmadı! Bir devleti silah pusat değil, çaşıtların (casusların) dili yıkar. Beni, benden olanlar mahf eyledi, düşmanın gücü yetmezdi buna!”

İrfan Özfatura

Türkiye Gazetesi

 

 

 

YORUM YAZ




Son Eklenen Yazılar

Dünya'nın En Eski Ekmeği Çatalhöyük'te Bulundu

  Dünyada kentleşmenin olduğu ilk yerlerden Çatalhöyük'teki kazıda 8 bin 600 yıllık "ekmek" bulundu. Konya'nın Çumra ilçesinde yer alan, Neolitik ...

Unutulan Büyük Türk Hükümdarı Babürşah ve Panipat Savaşı

Tarihte, Türkler tarafından Türkistan’da Selçuklu, Timurlu; Anadolu’da Osmanlı Devletleri gibi, Hindistan’da da muhteşem “Babürlü” veya “Gürganiye” Devleti kuruldu....

1927 Tarihli Uzunköprülü Ali Efendi Çeşmesi'de Suyuna Kavuştu.

Bir vakıf medeniyeti olan ecdadımız bunun bir numunesi olarak hayır niyetiyle yaşadıkları mahalleye , şehre çeşmeler inşa etmişler. Bu çeşmeleri inşaa ederken de dü...