Youtube Video

Abdülhamid Han'ın İngilizleri Korkutan Dahiyane Siyaseti

Abdülhamid Han'ın İngilizleri Korkutan Dahiyane Siyaseti

Tarih:2017-06-28 / Hit:4699

Sultan II.Abdülhamid sadece kendi tebası arasında değil,bütün Müslüman toplulukları arasında en büyük ortak payda olan İslam'ı uyandırmak için var kuvvetiyle çalışmaktaydı.

Debidour bu konuda şunu söylemektedir: "Afganistan'daki ayaklanmaları ve karışıkları bir kenara bırakalım, 1881 yılı Ağustos ve Eylül aylarında Tunus'taki ihtilal,aynı tarihte Güney Cezayir'de patlayan isyan,Mısır'daki ayaklanma hep onun eseridir." Hassas dengeleri çok iyi takip eden,duyarlı ve tesirli padişah oyunları bozuyordu.

Abdülhamid Han bu bölgelerde Osmanlı nüfuzunu kuvvetlendirmek ve yabancıların tesirlerini kırmak maksadıyla Şirvanizade Ahmed Hulusi'yi Afganistan'a,Ferik Paşa'yı da Çin'e göndermişti. II.Abdülhamid'in adamları,Hacca giden Müslümanların arasına karışarak sömürgeleştirmeye çalışılan Müslümna ülkelere sızıyor ve insanları şuurlandırıyorlardı.

İngiliz casusu Vambery,Budapeşte'den Sir Thomas'ı şöyle uyarıyordu: " Hindistan Hükümeti,Mekke'den Asya'ya dönen Hind,Afgan ve Orta Asyalı hacılar arasına sızmış padişah ajanlarına dikkat etmeli,onları gözetim altında tutmalıdır.Bunlar halifenin bizzat kendisi tarafından görevlendirilmiş olup,bütün talimatları padişahın mabeyincilerinden almışlardır.

Abdülhamid'in Pan-İslam siyasetinin bütün İslam dünyasının en ücra köşesine kadar nasıl nüfuz ettiğini görmenin beni oldukça şaşırttığını itiraf etmeliyim. Kuzey Afrika'da Şeyh Sunusi,Afganistan'da Kabil Başmollası, Orta Asya'da Buhara Kadısı ve Hindistan,Cava ve Çin dini liderleri padişahın emrindedirler.

İslam birliği fikrinin hiçbir zaman Abdülhamid'in saltanatındaki kadar güçlü olmadığını söylemekle şüphesiz ki mübalağa etmiş olmam. İslam Birliği'nin henüz oluşma safhasında olduğu tabiidir. Ne var ki Mekke'deki merkezi otoritesi ile padişahın -eğer planlarının uygulamasına izin verilirse-şaşırtıcı neticeler alması mümkündür."

Not: Bir Dehanın İzleri II.Abdülhamid Han kitabından alınmıştır.

YORUM YAZ




Son Eklenen Yazılar

Maziden Atiye Ahlat

Bir coğrafyada medeniyet ancak genç neslin onu tanıyıp sahiplenmesi ve koruması ile varlığını sürdürebilir. Mâzinin mirası ancak âtinin ona sahip çıkması ile asli d...

MÖ 1200 - 300 arası Kayseri Tarihi "Demir Çağında Kululu" ile Aydınlanıyor

Kayseri Büyükşehir Belediyesi, kadim tarihe sahip Kayseri’ye özgü kaynak kitap niteliğinde olan yazın dünyasına bir eser daha kazandırdı. Büyükşehir Belediyesi Turi...

Avrupa akıl hastalarını yakarken Kayseri'de tedavi ediliyordu

Avrupa’da “akıl hastaları” içlerine şeytan girmiş diye yakılırken ve türlü işkencelerle öldürülürken, Anadolu Selçuklu Devleti zamanında dünyanın modern anlamda ilk...