Youtube Video

Osmanlılarda İlk Feminist Kadın

Osmanlılarda İlk Feminist Kadın

Tarih:2017-10-22 / Hit:4323

Mary Mills Pat­rick, fe­mi­nizm ha­re­ke­ti­ni Ame­ri­ka’dan Os­man­lı’ya ta­şı­yan ilk ka­dın... İs­tan­bul’da bi­sik­let­le ve pe­çe­siz ola­rak so­ka­ğa çı­kan ilk ka­dın­ da bu­dur. Onun bu dav­ra­nı­şı, Hı­ris­ti­yan azın­lık­la­ra men­sup kız öğ­ren­ci­ler ta­ra­fın­dan bi­le bü­yük tep­kiy­le kar­şı­lan­mış­tır.

Pat­rick, İr­lan­da’dan Ame­ri­ka’ya göç et­miş bir ai­le­nin kı­zıy­dı. Üni­ver­si­te eği­ti­mi­ni Ame­ri­ka’da yap­tı. İs­viç­re’nin Bern Üni­ver­si­te­sin­de es­ki Yu­nan fel­se­fe­si üze­ri­ne dok­to­ra eği­ti­mi al­dı. Fran­sız­ca, Al­man­ca, Er­me­ni­ce, Yu­nan­ca ve Türk­çe bi­li­yor­du. O, iyi ye­tiş­ti­ril­miş bir mis­yo­ner­di. Tür­ki­ye’ye gel­di. Er­zu­rum’da gö­rev yap­tı.

Pat­rick, 1876’­da he­nüz 26 yaşında Üs­kü­dar’da fa­ali­yet gös­te­ren İs­tan­bul Kız Ko­le­ji’nde fel­se­fe ho­ca­lı­ğı­na, 1890’da mü­di­re­li­ğe baş­la­yan Pat­rick, 1924 yı­lı­nda gö­re­vi­ni Kathryn Ne­vell Adams’a dev­re­de­rek Ame­ri­ka’ya git­ti. Bu ko­le­jin ilk me­zun­la­rı ara­sın­da şu isim­ler var­dı: Ha­li­de Edip Adı­var, Zey­nep Ne­cef Uğur­lu (Ak­ra), Nil­gün Cer­ra­hoğ­lu, Ley­la Umar, Prof. Dr. Nur Ay­te­kin Ser­ter (İs­tan­bul Üni­ver­si­te­si Rek­tör Yar­dım­cı­sı), Dr. Nev­ma Atay Ma­danoğ­lu. Pat­rick, “Vu­run Kah­pe­ye” ro­ma­nı­nın ya­za­rı Ha­li­de Edip Adı­var’ı çok et­ki­le­di. On­dan “Seç­kin me­zu­nu­muz gel­di, pe­çe­si­ni kal­dır­dı ve biz­den gör­dü­ğü eği­tim­le il­gi­li ko­nuş­tu.” di­ye söz edi­yor.

Bu ko­lej 7.3.1922’de, mer­ke­zi New York’ta bu­lu­nan Ya­kın Do­ğu Kol­eji Birl­iği­ne ka­tıl­dı. Bir­lik ilk ön­ce İs­tan­bul Ro­bert Ko­le­ji ve Bey­rut Üni­ver­si­te­sin­den mey­da­na ge­li­yor­du. Da­ha son­ra İz­mir Ulus­la­ra­ra­sı Ko­le­ji, Ati­na Ko­le­ji ve Sof­ya’da­ki Ame­ri­kan Ko­le­ji de bir­li­ğe da­hil ol­du. Mary Mills Pat­rick anı­la­rın­da di­yor ki: “Ka­dın­la­rın pe­çe­si üze­ri­ne mü­ca­de­le­ler özel­lik­le sa­va­şın ilk yı­lın­da dik­kat çe­ki­ciy­di. Es­ki gün­ler­de hiç­bir Türk ka­dı­nı­ so­kak­ta pe­çe­siz gö­rül­mez­di. Sa­va­şın ilk yılla­rın­da pe­çe­ler kay­bol­du, etek­ler kı­sal­dı ve ar­tık ka­dın­lar her tür­lü iler­le­me ve eği­ti­me ha­zır­dı...”

Pat­rick, 1890’lı yıl­la­rda ko­le­jin; Türk­ler, Bul­gar­lar, Rum­lar, Er­me­ni­ler, Ar­na­vut­lar, Fran­sız­lar, İn­gi­liz­ler ve Ame­ri­ka­lı­lar­dan olu­şan öğ­ren­ci sa­yı­sı­nın önem­li bir ar­tış gös­ter­di­ği­ni söy­le­mek­te­dir.

Ta­rih ve Dü­şün­ce Sa­yı: 2001/4

YORUM YAZ




Son Eklenen Yazılar

Maziden Atiye Ahlat

Bir coğrafyada medeniyet ancak genç neslin onu tanıyıp sahiplenmesi ve koruması ile varlığını sürdürebilir. Mâzinin mirası ancak âtinin ona sahip çıkması ile asli d...

MÖ 1200 - 300 arası Kayseri Tarihi "Demir Çağında Kululu" ile Aydınlanıyor

Kayseri Büyükşehir Belediyesi, kadim tarihe sahip Kayseri’ye özgü kaynak kitap niteliğinde olan yazın dünyasına bir eser daha kazandırdı. Büyükşehir Belediyesi Turi...

Avrupa akıl hastalarını yakarken Kayseri'de tedavi ediliyordu

Avrupa’da “akıl hastaları” içlerine şeytan girmiş diye yakılırken ve türlü işkencelerle öldürülürken, Anadolu Selçuklu Devleti zamanında dünyanın modern anlamda ilk...