Youtube Video

Devlet adamı, yazar ve stratejist: Nizamü’l-Mülk

Devlet adamı, yazar ve stratejist: Nizamü’l-Mülk

Tarih: 2025-12-28 / Görüntülenme: 19

1- Sultan Alp Arslan'ın emriyle başta Bağdat olmak üzere çeşitli şehirlerde kurduğu ve kendi adına nispetle Nizamiye Medreseleri diye anılan ilk resmi eğitim kurumlarıyla ilmin gelişmesi için çaba harcamış, medreselere kitaplar bağışlamış, araziler vakfetmiştir.

2- Bağdat'ta bir ribât, Nişābūr'da bimaristan, İsfahan'da hankâh, Tus ve Nûkânda mescit yaptıran Nizámü'l-Mülk'ün devlet idaresinde şahsî görüş ve tecrübelerini ihtiva eden Farsça Siyasetnâme adlı eseri bir-çok kere neşredildiği gibi farklı dillere de tercüme edilmiştir.

3- Türk-İslam unsurlarını birleştirerek oluşturduğu askeri iktā sistemi onun gayretleriyle Büyük Selçuklu Devleti'nde ilk defa 1073 yılında uygulanmaya başlanmış, 1087 yılından itibaren de ülkenin her tarafında yaygınlaşmıştır. Tarım topraklarını iktå bölgelerine ayırarak gelirlerini askerlere tahsis etmesiyle ülkede refah düzeyi artmıştı.

4- 1074 (466) yılında İsfahanda yeni bir rasathane inşa ettirerek astronomi Alimlerini burada topladı ve İran takviminde değişiklikler yapılmasını istedi. Çalışmalar neticesinde Sultan Melikşah'ın "Celalü'd-Devle" lakabına nispetle "Celali" adı verilen takvim kabul edildi.

5- Sultan Alp Arslan ve Sultan Melikşah zamanında birçok savaşta önemli rol oynayan Nizamü'l-Mülk orduya da çok önem vermiş, yeni düzenleme ve tedbirlerle Büyük Selçuklu ordusunu Ortaçağ'ın en güçlü ordusu haline getirmiştir.

6- Sâmânî ve Gaznelilerin devlet teşkilatını örnek alarak Büyük Selçuklu Devleti'nin Merkez (Divân Teşkilatı) ve Saray Teşkilatı'nı oluşturmuş, İslam geleneklerine uygun biçimde mahkemeler kurmuştur.

7- Selçuklularda önemli bir görev ve unvan olan "atabeylik" unvanını ilk kez onun kullandığı kabul edilir.

Tematik Selçuklu Tarihi - Muharrem Kesik s. 113 Ketebe Yayınları

YORUM YAZ



Güvenlik Kodu Yenile

Son Eklenen Yazılar

Edebte Zirve Şahsiyetler
Edebte Zirve Şahsiyetler

Kuşlar, cansız şeylerin üzerine kondukları gibi onların üzerine de konardı. O kadar edepliydiler ki; Resulullah efendim...