Sultanları Cihada Teşvik Eden Bir Alim Molla Arab
Cüneyt Günay
gunay.cuneyt34@gmail.com
Tarih:2020-04-28 / Hit:5763
Bursa’da -Uludağ’ın eteklerinde- yer alan rakımı en yüksek mahallelerden biri Molla Arap Mahallesi’dir. Bu şirin mahalle, ismini; II. Bayezid Han, Yavuz Sultan Selim Han ve Kanuni Sultan Süleyman Han gibi Osmanlı padişahlarını seferlere teşvik eden ve seferlere katılan Molla Arap Hazretleri’nden almıştır.
Memlüklü ve Osmanlı sultanlarının itibar ettiği, duasını almak için ziyaret ettiği Molla Arap Hazretleri, Uludağ’ın eteklerinde adını taşıyan mahallede ebedî ikametgâhındadır.
Mollaarap Kerpiçhane Meydanı foto:mollaarap.mollarap facebook sayfası
Molla Arab ismi nerden geliyor?
Bursalılar onu Molla Arap diye tanısa da ismi Vaiz Muhammed bin Ömer bin Hamza, lakabı Muhyiddin’dir. Antakya’da doğdu. Arab lisanını iyi bildiği ve Haleb’den Bursa’ya geldiği için Molla Arap diye Bursalılar arasında anılmıştır. Aslında bir Türk'tür.
Molla Arab'ın dedesi Mâverâünnehrli olup, büyük âlim Teftazânî hazretlerinin talebelerindendi. Küçük yaşta tahsîle başlayan Molla Arab, Kur'ân-ı kerîm ile Kenz ve Şatibi gibi bâzı eserleri ezberledi. Daha sonra Tebriz diyârına gitti. Birkaç yıl kalıp, Tebrizli Mevlânâ Mürîd'den ilim öğrendi. Sonra Antakya'ya döndü. Haleb ve Kudüs'deki âlimlerle görüştü. Bilgisini çok artırdı. Gittiği yerlerde vâz ve nasîhat ederek İslâmiyeti anlattı. Fetvâ vererek insanların müşkillerini çözmeye çalıştı. Şöhreti her yere yayıldı.
II. Abdülhamid Han Arşivinden Bursa
Hacca gitti. Bir müddet mücâvir olarak yani zamanını Haremeyn-i şerifeynde Mekke-i mükerremedeki Mescid-i Haram’da ve Medine-i münevverede ise Mescid-i Nebi’de ibadetle geçirdi. Sonra Mısır'a gelip, İmâm-ı Süyûtî'nin derslerinde bulundu. Hadîs ilminde icâzet, diploma aldı. Vâz, ders ve fetvâ verdi. Mısır'daki Çerkez sultanlarından Kayıtbay, onun sohbetlerine katıldı ve vâzlarını dinledi. Ona çok hürmet etti ve sevgisi sebebiyle Mısır'dan ayrılmasına müsâade etmedi. Onu vâiz ve müftî tâyin etti. MollaArab, fıkıh ilmine dâir Nihâyet-ül-Fürû adlı fıkıh kitabını yazıp, Sultana hediye etti. Herkesten hürmet ve saygı gördü.
Sultan Kayıtbay vefât edince, Molla Arab Bursa'ya gitti. Orada halk ve ileri gelenlerden çok hürmet gördü. Sonra İstanbul'a gitti. Burada da vâz, irşâd ve insanlara doğru yolu anlatmak ile meşgûl oldu.
Sultan İkinci Bâyezîd Han, Molla Arab'ın şöhretini işitip dersine geldi. Vâzını dinleyip, tesirli konuşmalarına hayran oldu. Çok defâ ziyâretine gelip, devletin bekâ ve devâmı için duâlarını taleb etti. Molla Arab, Peygamber efendimizin hayâtını ve güzel ahlâkını anlatan Tehzîb-üş-Şemâil ve tasavvufa dâir olan Hidâyet-ül-İbâd ilâ Sebîl-ir-Reşâd adlı eserlerini yazıp, Sultan Bâyezîd Hana hediye etti. Ayrıca Sultanın gazâ sevâbına kavuşmasını istedi. Sultanı gazâya teşvik etti.
Modon şehrinin fethine katıldı. Fetih sırasında konuşmalarıyla ve duâlarıyla askeri coşturdu. Kaleye ilk giren mücâhidler arasında yer aldı. Gazâdan dönüşünde, İstanbul'da vâzlarına devâm etti. Vâzlarında küfür ehlinin, sapıkların ve tarîkatçı geçinen bozuk kimselerin kötülüklerini anlattı.
Günümüzde Yunanistan'da bulunan Modon Kalesi foto: Machiel Kiel Fotoğraf Arşivi
Yavuz Sultan Selîm Hanı, şiirlerle cihâda teşvik ve tahrik eyledi. Bu maksadla Es-Sedad fî Fedâil-il-Cihâd kitabını yazdı. Çaldıran seferine katılıp, askere vâz ederek cesâret verdi. Muhârebede duâ eder, Pâdişâh âmin derdi.
Çaldıran seferinden sonra tekrar Anadolu'ya giden Molla Arab hazretleri, gittiği yerlerde halka vâz ve nasîhat etmeye devâm etti. Sarayköy ve Üsküp'te de on sene vâz ve nasîhat ederek, pek çok kimsenin hidâyetine sebeb oldu. Sarayköy'de bir câmi ve bir mescid, Üsküp'te bir mescid yaptırdı.
1526 senesinde Kânûnî Sultan Süleymân Han ile de Engürüs ( Macaristan) seferine katılıp, zafer için yaptığı duâları kabûl oldu. Seferden sonra Bursa'ya gelip, çeşitli kitaplar yazdı.
Johann-Peter-Krafftın-Zigetvar-Tablosu
Kimyâ bilgisi de çoktu. Nafakasını ticâret yaparak kazanırdı. Kimseden bir şey kabûl etmezdi. Hâfızası çok kuvvetliydi. Meşhûr altı hadîs kitâbındaki hadîs-i şerîfleri bilirdi. İlim ve fazîlette yüksek bir zât olan Molla Arab hazretleri, gönül ehlindendi. Vâz ve nasîhatleriyle insanların gönüllerini feth ederdi. Uzaktan yakından gelen pek çok insan onun vâz ve sohbetlerinden istifâde ederlerdi. Tefsîr ilminde bir deryâ, hadîs ilminde zamânında emsalsizdi. Cumâ günleri imâmın namazda okuduğu âyet-i kerîmeleri geniş tefsîr ederdi. Sîret-i Nebevî'yi bildiren Tehzîb-üş-Şemâil ve El-Mekâsıd fî Fedâil-il-Mesâcid adlı kitapları meşhûrdur.
Molla Arab hazretleri, Bursa'da büyük bir câmi inşâ ettirmeye başladı. Fakat bu câminin inşâatı tamamlanmadan 1532 senesinde vefât etti. Bursa'nın kıble tarafında bulunan Molla Arap mahallesinde yaptırdığı Molla Arab Câmiinin yakınında defnedildi. Molla Arab hazretlerinin ilim ve fazîlet sâhibi birçok evlâdı ve torunu onun neslini devâm ettirdiler. Kabrinin bulunduğu yerden bir sokak ileride Molla Arab Câmii vardır. Şimdi iki kubbeli ve tek minâreli olan bu câmi, eskiden dokuz kubbeli ve üstü kurşun kaplıydı.
1855 Zelzelesinde içeri girilemeyecek derecede harap olmuştur. Vali Ahmet Vefik Paşa tarafından etrafına Tatar muhacirleri yerleştirilerek tamir edilip ibadete açılmıştır. Aslının dokuz kubbeli olduğu belirtilen yapı 1953 yılında iki kubbeli olarak yeniden inşa edilmiştir.
BU HABER HAKKINDA YAPILAN YORUMLAR
-
Merhaba Bahsi geçen Fi Fedail Cihad kitabını nerede bulabiliriz ?
Yılmaz
2020-05-02 00:00:00